Büyük Dalgayı LEGO® parçalarına taşıyoruz

En üretken ressamlardan biri olan Hokusai’nin hayatı boyunca 30 bin resme, çizime ve baskıya imza attığı tahmin ediliyor. Ama bunlardan bir tanesi var ki dramı ve güzelliği sayesinde insanlık tarihinin en çok kopyalanan sanat eserlerinden biri unvanına sahip: Kanagawa Açıklarında Büyük Dalga.

Su ve dalga teması yıllar boyunca Hokusai’ye ilham verdi ve günümüzde bile Japon kültürünün dört bir yanında kendini gösteriyor. Hokusai’nin, doğanın gücü ile insan olmayı karşı karşıya getirdiği bu yorumu da zamana meydan okuyarak herkese hitap ediyor. Bu başyapıt, insan hayatının ne kadar kırılgan olduğunu dalga dalga yüzümüze vuruyor.

Japon sanatının en muhteşem eserlerinden biri şimdi üç boyutlu bir LEGO® duvar sanatına dönüşüyor.

Tahta basım kalıpları ve LEGO® parçaları

Bu eserin orijinali, 1600 ila 1800’lü yıllar arasında Japonya’da popüler olan Ukiyo-e isimli sanat tarzına uygun olarak bir tahta kalıp üzerine baskıyla yapıldı. Kendine özgü ve zahmetli bir stil olduğu için, eser üzerinde büyük bir ekip çalışması yapıldı.

Yayıncı, eserin ticari başarıya ulaşabilmesi için sanatçıya yön verdi; oymacı, resmi alıp düz bir tahta kalıbına aktardı ve gölgeler ile çizgileri düzenledi; eser bir kumaş ya da kâğıt parçasına basılmadan önce Prusya Mavisi gibi popüler renkler seçildi ve ardından seri üretim ve satışa geçildi.

Baskı, ardından, birbirinden farklı pek çok formda tüm dünyaya yayıldı. Etkisi, başta Avrupa’da olmak üzere tüm dünyada hissedilen eser birçok sanatçıyı derinden etkiledi ve bir sembole dönüştü.

Japon sanat küratörü ve uzmanı Naoko Mikami şöyle anlatıyor: “Zamanın genç sanatçıları üzerinde büyük bir etki bıraktı. Son derece güçlü bir kompozisyona sahip ve gereksiz kurallara boyun eğmemiş gibi duruyor. O zamanlar Avrupa’da yapılanlardan çok ama çok farklıydı.”

Artık sizin de bizzat ellerinizle yapıp, evinizin duvarında sergileyebilmeniz için bir LEGO Art modeli olarak yeniden tasarlandı.

Dalgaların ötesinde

Kanagawa Açıklarında Büyük Dalga baskısı, Fuji Dağının 36 Görünümü isimli bir serinin parçası ve Japonya’nın en yüksek dağı olan Fuji Dağını bile tehdit edebilecek kadar güçlü bir dalgayı tasvir ediyor.

Hokusai’nin doğa manzaralarını betimleme tekniğinde ustalaştığı ve kırsal alanları, vadileri ve ormanları tasvir ettiği, serideki diğer eserlerden çok farklı bir eser.

The British Museum’da Japon Sanatı Küratörlüğü yapan Alfred Haft bu baskının başarısının sadece eserin ana öğesi olan dalgalara bağlı olmadığına inanıyor.

“Bu baskıda gökyüzüne çok fazla dikkat edilmiyor” diyor Alfred. “Genellikle, tekneler ve dalgalar konuşuluyor; ama bulutların yapılma şekli, baskıda aksiyonun yaşandığı yerin üzerini canlandırıyor ve esere bir türbülans havası katıyor.”

Fuji Dağının bu dalganın yanında küçük kalması, dalganın gücü ve boyutuyla ilgili daha da etkileyici bir izlenim yaratıyor. Etrafa saçılan tekneler de bu dalganın getireceği tehlike ve korkuyu temsil ediyor.

Gelgelelim, baskının kendisi için inanılmaz önemli olan hareket ve türbülans hissini LEGO setine aktarmak son derece zorlu bir işti.

Üçüncü bir boyut katmak

Sanat eserleri genellikle bir dinginlik, bir sükunet veya bir sakinlik hissi verir. Kanagawa Açıklarında Büyük Dalga ise hareketi ve denizin gücünü yansıtıyor.

Bu hareketi ve verdiği hisleri yansıtabilmek, LEGO setini tasarlama aşamasındaki en önemli noktalardan biriydi.

“Tasarım üzerine düşünürken, kendimize ‘LEGO parçalarının şekillerini ve dokularını, eserdeki bu ifadeleri ve duyguları yakalamak ve arttırmak için nasıl kullanabiliriz?’ diye sormamız gerekti” diyor Fiorella Groves, Kanagawa Açıklarında Büyük Dalga setinin LEGO Art Yaratıcılık Şefi.

“Ekip için son derece ilginç bir tasarım deneyimi sundu. İstediğimiz şekilleri oluşturabilmek için LEGO parçalarını katmanlarla kullanmamız gerekti.”

Hokusai’nin, resmin gücünü iki boyutta yakalamak için çabalamış olduğunu düşünürsek, üçüncü bir boyut katmak ayrı bir zorluk olarak öne çıktı.

“Hokusai böyle bir şey yapsa nasıl bir vizyona sahip olacağını hayal etmemiz gerekti” diye devam ediyor Fiorella. “İki boyutlu bir eserden üç boyutlu bir şey yaratmak gibi komik bir durumda bulduk kendimizi; ama sanatçımız, üç boyutlu bir görünümden iki boyutlu bir şey yaratmıştı!”

Sanat herkes içindir

Sanat kültürleri, milletleri ve hatta çağları birbirine bağlar. İki yüz yıl kadar önce bir sanatçı tarafından yakalanmış geçici bir anın şimdilerde yolculuğuna üç boyutlu bir duvar sanatı olarak, dünyanın dört bir yanındaki LEGO oyuncularının ve sanat tutkunlarının evlerinde devam edeceğini düşününce insan hayret ediyor.

Kanagawa Açıklarında Büyük Dalga hakkında okumak hoşunuza gittiyse, LEGO Art soundtrack’in tamamını buradan dinleyebilirsiniz.