Yeni kitabımız LEGO® Technic™ Ferrari Daytona SP3: The Sense of Perfection’dan özel bir bölüm

Yeni kitabımızdan özel bir alıntı – LEGO® Technic™ Ferrari Daytona SP3: Mükemmellik Duygusu

Bu yıl, en yeni (ve inanılmaz özel) LEGO® Technic™ Ferrari Daytona SP3 modelini kutlamak adına eşi benzeri olmayan bir kitap yayınladık. Bize inanın, tüm Ferrari hayranları bu kitaptan bir tane edinmek istediler.

Bu kitap, LEGO Technic Ferrari Daytona SP3: Mükemmellik Duygusu şimdiden tükendi ve artık satın alınamıyor. Biz de sizin de eksik kalmamanız için küçük bir kısmını alıntılıyoruz...

Kitabın içinde, Ferrari’nin merkez ofisi Maranello ile The LEGO Group’un merkez ofisi Billund’dan gelen birbirinden özel hikâyeleri ve uzman görüşlerini bulabilirsiniz. Görkemli bir işbirliğinin ürünü olan kitabımızda arka planda neler olup bittiğini öğrenebilir, Ferrari tasarım ekibinin üyeleriyle tanışabilir ve LEGO Technic Ultimate Car Concept serimizin en yeni LEGO modelini nasıl yaptığımızı keşfedebilirsiniz.
LEGO® Kıdemli Tasarımcısı Uwe Wabra (soldan ikinci), tamamlanmış modelini Carlo Palazzani’nin (en sağda) de aralarında bulunduğu Ferrari tasarım ekibi üyelerine gösteriyor.

Tasarım sürecinin ana aşamaları nedir?

“İlk aşama, araştırma aşaması. Daytona SP3 aracının kendine özel unsurlarını tespit etmeye çalışırken, klasik yarış arabalarının özgün inşa planını ana referansımız olarak kullandık. Bu planda, pilot kabini bir baloncuk gibi duruyor ve kıvrımlı, heykel görünümlü bir formun içine uyumlu bir şekilde yerleştiriliyor. Tasarımın ana hatları belirlendikten sonra, teknik departmanlardan teknik-aerodinamik prensipleri ve boyutları öğrenip, stil unsurlarını değerlendirmeye başlayabiliriz.

Bu aşamada pek çok radikal ve hayalperest fikir ortaya çıkıyor ve bol bol elle çizim yapılıyor. Çizimler Ferrari için hâlâ çok önemli ve tüm tasarımlarımızın temelini fikirlerin akışkan, içgüdüsel temsilleri oluşturuyor. Beyin ile eller arasındaki direkt bağlantı, özellikle tasarımcılar yaratım aşamalarına başladıklarında, hayati önem taşıyor. En iyi fikirleri tespit ettikten sonra daha gelişmiş grafik yazılımlarına geçiyoruz.

3D modelleme uzmanlarımız bu süreçte büyük bir role sahipler. Tasarımcıların vizyonlarının yansıtıldığından emin olmak için tasarımcılarla yoğun bir işbirliği yapıyor ve teknik kısıtlamalara uyum sağlayabilmek için ince eleyip sık dokuyorlar. 3D modeller gerçekten anlamlı bir seviyeye ulaşana dek üzerinde çalışılıp, mükemmelleştiriliyor ve istediğimiz noktaya geldikten sonra fiziksel modellemeye geçiliyor.

CAD (bilgisayar destekli tasarım) verileri, ofisimizdeki atölyeye gönderiliyor ve modelleme uzmanlarımız, bu bilgileri kullanarak kilden bir model yapıyor. Bu kil model, aracın gerçek hayattaki boyutlarıyla inşa ediliyor ve en ince detayına kadar yapılıyor. Yüzeysel tasarımın en karmaşık detaylarını bile kile dönüştürdükten sonra, yaptıkları eser boyama birimine gönderiliyor ve gerçek aracın hakiki görünümü daha da mükemmel bir şekilde temsil edilecek hâle geliyor.

Bu aşamada, tüm sürecin tamamlanmasına daha çok zaman olsa da bir prototipi test sürüşüne almadan çok daha önce, tasarımı gerçek dünyada somutlaştırılmış bir hâlde görme imkânına sahip oluyoruz.

Güzel bir tarz yaratma arzusu ile performans gereksinimlerini dengelemek ne kadar zor?

Her türlü Ferrari aracının gelişim sürecindeki en hassas aşamalardan biri olduğu söylenebilir. Sanat ve teknolojinin bir araya geldiği, önemli anlardan biri. Tasarımcıların, başta aerodinamik olmak üzere tüm teknik departmanlarla sinerji hâlinde çalışmasını gerektiriyor.

Tasarımcının, arabanın özünü oluşturan mühendislik yaklaşımını anlaması ve bu karşılıklı anlaşma ve yaratıcılık bir araya geldiğinde, özgün ve sembol niteliğinde olacak bir şeklin ortaya çıkması gerekiyor.

Bu, tüm Ferrari araçları için geçerli. Eğer bir tasarımcı, arabanın “kaportasının” altında gizlenmiş, karmaşık mühendislik çözümlerini sadece birkaç kalem darbesiyle yansıtabiliyorsa, iyi bir iş çıkarıyor demektir.

Bir Ferrari aracında neler olmazsa olmaz?

Performans ve sürüş deneyimindeki inovasyonlar da dâhil olmak üzere birçok faktör var. Ama ben iki tanesini vurgulayabilirim: ölçüler ve Ferrari’nin yüzeyler konusundaki özgün yaklaşımı. Ölçüler söz konusu olduğunda en ince detayına kadar mükemmelleştiriyor ve tasarım konseptini bu ölçüler temelinde dikkatle oluşturuyoruz.

Görür görmez tanıyabileceğiniz, içbükey ve dışbükey yüzeyler arasındaki geçişler ve aynı anda hem akışkan hem de monolitik olan formlar bizim en özgün tasarımlarımızdan bazıları.

Alıntıyı okumaktan keyif aldıysanız, yeni LEGO Technic Ferrari Daytona SP3 modelini yapmaktan çok daha büyük bir keyif alacağınıza eminiz.

Diğer harika kitaplarımıza da göz atın...

Daha fazlasını mı istiyorsunuz?

Yetişkinlere yönelik setlerimizi ve yazılarımızı incelemek için Yetişkinler İçin sayfamıza göz atın.